3 Ağustos 2011

aykutkocaman.net




1988-89 sezonuydu, ilk kez çubuklu formayı giyip çıkmıştın sahaya, herkes senin neler yapacağını merak ederken ikinci 45 dakikaya 4 gol sığdırıp her zamanki gibi sahada vermiştin cevabını.Sonrası gol krallığı ve şampiyonluk. Sonra iki gol krallığı daha , bir de şampiyonluk değerinde gol Trabzon ağlarında. Hani bestesi de var ya ?..

Yıllar sonra senin golünle gelen şampiyonluk… Adamlığın yüzünden takımdan ayrılışın.. Bu taraftar o gidişi hiçbir zaman hazmedemedi, hazmedemezdi .Bir gün gelecek seninle Fenerbahçeliliği iliklerimize kadar hissederek koşacaktık başarıya…

Kulübün kapısından ‘’Sportif Direktör’’ olarak girmiştin yıllar sonra, şimdi ise bizim sesimiz.. Son dakikada kaçan şampiyonluğun ardından oluşan olumsuz tablodan bizlere olumlu bakabilenlerdendin.Sonra bize de öğrettin en zor durumlarda dahi sakin kalmamız gerektiğini, Fenerbahçe'nin bir diğer adının umut olduğunu..

Senin gelişinle yeniden şenlendi Fener'in Bahçe'si, gelişinle ümitler tazelendi , acılar unutuldu. Sevdamıza bizden daha fazla sahip çıkmak için her şeyini ortaya koyan bir hocaya sahip olmak her takıma nasip olmazdı, ama bize olmuştu. Senin o Fenerbahçeli duruşun, en az bizim kadar Fenerbahçe'yi düşünüşün dahi,Endüstriyel Futbol'a karşı bir isyandı bizlere göre..

Sezona iyi başlamamıştık , her maç sonrası yaptığın basın toplantıları seminer gibiydi. Hiç karnından konuşmadın, hiç eveleyip gevelemedin, sorun neyse neredeyse söyledin mertçe. İlk yari bittiğinde herkes ümidini kesmişken ligden, sen 9 puan kapanmayacak bir fark değil dedin , o meşhur 4-3 lük Galatasaray maçının devre arasında da ‘’3-0 çevrilmeyecek bir skor değil’’ demiş miydin hocam ?

İkinci yarının başındaki Trabzon maçında ikinci gole öyle bir sevindin ki ligin bitimine 15 hafta varken bu inanç bize şampiyonluğu getirir dedik ve inandık, inandık ve senin de inandığın yola baş koyduk.96’da attığın ikinci gole de bu kadar çok sevinmiş miydin hocam ?

Kocaman Umutlarımızın Sahibisin demiştik ya sana, yalan değildi.Öylesine yapılmış bir tribün şovu da değildi.O pankart sorulduğunda bir röportajda bir anlık gülümsemen bizim için çok şeye bedeldi.

Sonra İnönü’de, Arena’da, İzmir’de, Karabük'te hep inancının zaferi oldu kazanan, inancımızın.. Şampiyonluk gelince bir kez Fenerbahçe için yaktıysak, bir kez de senin için yaktık dünyayı. Futbolcular seni "sen bizim kocaman gururumuzsun" diye çağırırken "oley" sesleriyle gelişin var ya, onu gördüğümüz an bir kez daha şampiyon olmuştuk sanki, öyle bir mutluluk işte bizim için senin mutluluğun.

Sonra bir felaket , bir sessizlik. Sonra bir isyan bayrağı, tarafından açılan. ‘’Ben bu futbolcuların alın terine , mücadelesine, haysiyetine kefilim’’ deyişin. Bunu derken gözlerinin doluşu, küçük bir çocuğun Fenerbahçemiz hakkında yapılan iğrenç haberleri izlediğinde gözlerinin doluşuyla aynıydı.

İşte budur bizim için seni KOCAMAN yapan, işte bu yüzden ‘’Kocaman Umutlarımızı’’ sana emanet ettik. Biz sana, futbolcularımıza, akıttığınız alın terine , gösterdiğiniz mücadeleye kefiliz. Çünkü biz oradaydık. Sivas’ta, İzmir’de , Manisa’da…

Biz bu Cehennem’den çıkmayı biliriz elbet.. Kurtuluş savaşı yıllarında nasıl mücadele ettiysek , kulüp binamızın yanışıyla birlikte bir tarih yok olurken, onun üstüne defalarca kez nasıl tarih yazdıysak, bu günler bize vız gelir hocam, el birliği ile aşarız elbet. Yalnız bir soru var zihnimizi kurcalayan, ya gidersen ?

Sen gidersen, ümitler gider ardından.Sevinçler , neşeler yarıda kalır hep.
Sen gidersen Bahçe’deki Fener enerjisini kaybeder, o haberlerle gözleri dolan çocuk var ya , hıçkırıklara boğulur ağlamaktan.

Bizi ayakta tutan temel değerlerden biri de, senin karakterin, senin Fenerbahçeliliğin ve senin adamlığın.

Biliyoruz ki senin olduğun yerde yanlış bir iş olmaz.Sen gidersen, umutlar gider ardından, kocaman umutlarımız.Önümüzde uzun yıllar, uzun yollar..
Gerçek olacaksa seninle olacak bu KOCAMAN UMUTLAR !

Bu sevdayı bir bütün halinde omuzlamaya devam hocam , sevmekten yorulmak yok.


http://www.aykutkocaman.net/

Hiç yorum yok: